- Mim Kemal Öke Cad. Lal Apt. Kat: 5 D: 12 Nişantaşı/İstanbul
- 0533 669 84 43
- [email protected]
Yaygın olarak gül hastalığı olarak adlandırılan akne rozasea, öncelikle yüzü etkileyen kronik bir cilt rahatsızlığıdır. Genellikle sık sık kızarma veya kızarma ile başlar ve zamanla kalıcı kızarıklığa, görünür kan damarlarına (telanjiektazi) ve akne benzeri papül ve püstüllere yol açabilir. Rosacea en sık açık tenli bireyleri etkiler ve genellikle 30 yaşından sonra ortaya çıkar.
Rozasea’nın kesin nedeni tam olarak anlaşılamamıştır, ancak aşağıdakiler de dahil olmak üzere gelişimine katkıda bulunan çeşitli faktörler vardır:
1. Anormal kan damarı genişlemesi: Rozasea anormal kan damarı genişlemesiyle ilişkilidir ve yüzde kalıcı kızarıklığa neden olur.
2. İltihap: Derideki iltihabi reaksiyonlar sivilceye benzeyen papül ve püstüllerin oluşumuna yol açabilir.
3. Demodex akarları: Bunlar doğal olarak cilt yüzeyinde yaşayan minik akarlardır. Rozasea’lı bireylerde Demodex akarlarında anormal bir artış olabilir ve bu da inflamasyonu tetikleyebilir.
4. Tetikleyiciler: Güneşe maruz kalma, sıcak veya soğuk hava, baharatlı yiyecekler, alkol, kafein, stres ve bazı cilt bakım ürünleri dahil olmak üzere bazı tetikleyiciler rozasea semptomlarını kötüleştirebilir.
Rozasea belirtileri kişiden kişiye değişebilir ancak genel olarak şunları içerir:
1. Yüzde kalıcı kızarıklık (eritem)
2. Kolayca kızarma veya kızarma
3. Görünür kan damarları (telenjiektazi)
4. Sivilceye benzeyen kırmızı, iltihaplı şişlikler (papüller) ve irin dolu şişlikler (püstüller)
5. Yanma veya batma hissi
6. Yüzdeki kuru, pürüzlü veya pullu cilt
7. Kırmızı, kuru ve kaşıntılı gözlere neden olan göz tahrişi (oküler rozasea)
Rozasea tedavisi semptomları yönetmeye ve alevlenmeleri önlemeye odaklanır. Yaygın tedavi seçenekleri şunları içerir:
1. Topikal ilaçlar: Metronidazol, azelaik asit veya ivermektin gibi bileşenler içeren reçeteli kremler veya jeller kızarıklığın ve iltihabın azaltılmasına yardımcı olabilir.
2. Oral antibiyotikler: Dermatoloğunuz, iltihabı kontrol etmek ve papül ve püstüllerin görünümünü iyileştirmek için doksisiklin veya tetrasiklin gibi oral antibiyotikler reçete edebilir.
3. İzotretinoin: Şiddetli vakalarda, güçlü antiinflamatuar etkileri nedeniyle izotretinoin düşünülebilir.
4. Lazer tedavisi: Kızarıklığı ve görünen damarları azaltmak için lazer ve yoğun atımlı ışık (IPL) tedavileri kullanılabilir.
5. Cilt bakımında ayarlamalar: Durumun daha da kötüleşmesini önlemek için yumuşak cilt bakım ürünleri ve güneş kremleri önerilebilir.
6. Tetikleyicilerden kaçınmak: Rozasea’yı kötüleştiren tetikleyicilerin belirlenmesi ve bunlardan kaçınılması, durumun daha iyi yönetilmesine yardımcı olabilir.
Doğru tanı için bir dermatoloğa danışmak ve rozasea’nın şiddetine ve spesifik semptomlarına göre kişiselleştirilmiş bir tedavi planı oluşturmak çok önemlidir. Erken müdahale, durumun kötüleşmesini önlemeye ve yaşam kalitesi üzerindeki etkisini en aza indirmeye yardımcı olabilir.