Saç Dökülmesi

Saç dökülmesi, bir çok hastalıkta görülebilir. Saç dökülmesi genel bir tabir olmakla birlikte, çok farklı sebepleri olabilir. Farklı dermatolojik hastalıklar da saç kaybı yapabilir. Bunları genel olarak özetlemek gerekirse, skarsız saç kaybı yapan (geri dönüşü daha kolay olan, kıl köklerinde kalıcı değişiklikler olmayan) ve skarlı saç kaybı yapan (geri dönüşü daha zor olan ve kıl köklerinde kalıcı değişiklikler yapan) hastalıklar olarak 2’ye ayırabiliriz.

Skarsız Saç Kaybı Yapan Hastalıklar

1)Telogen Effluvium

Günlük pratikte en sık gördüğümüz saç kaybı nedenidir. Saç derisinde herhangi bir anormallik olmadan, saçın tamamında görülebilen, günde 100 saç telinden fazla kaybın olmasıdır. İki aydan uzun sürerse sebebini araştırmak gerekir.

2)Anagen Effluvium

Daha çok kemoterapi ve radyasyon tedavisi alan hastalarda görülen saç dökülmesidir. Aniden başlar, saçların tamamına yakınında kayıp olabilir. Kemoterapi veya radyasyon tedavisi bittikten sonra saçlar tekrar uzamaya başlar, şekil ve renk değişikliği olabilir.

3)Alopesi Areata

Saçkıran, sakalkıran olarak bilinen hastalıktır. Genellikle çocuklarda ve gençlerde görülmekle birlikte, ileri yaşlarda da başlayabilir. Bozuk para şeklinde saçın bir kısmında görülen, yuvarlak şekilli, saç dökülmesidir. Başka hastalıklar eşlik edebilir, araştırmak gerekir. Tekrarlayabilir.

4)Androjenik Alopesi (Erkek Tipi Saç Dökülmesi)

Halk arasında kellik olarak bilinen, her iki cinsiyette, yaşla birlikte görülme sıklığı artar. Erkeklerde önce şakaklarda ve tepede seyrelme olarak başlar. Daha çok genetikle ilişkilidir. Kadınlarda ise, öndeki saç çizgisi korunur, tepede seyrelme olur. Özellikle kadınlarda erken yaşta

başlayan erkek tipi saç dökülmesinde hormonal bozukluk araştırılmalıdır.

Skarlı Saç Kaybı Yapan Hastalıklar

1) Diskoid Lupus Eritematozus

2) Liken Pilanopilaris

3) Folikülitis dekalvans

Aslında görüldüğü gibi sıradan bir saç dökülmesi diyip geçmemek lazım. Mutlaka deri ve zührevi hastalıklar uzmanına başvurup önce saç dökülmesinin hangi tipinin olduğunun anlaşılması, gerekli tetkiklerin yapılıp altta yatan bir hastalık olup olmadığının araştırılması, ona göre tedavinin başlanması gerekir.